“Olumsuz düşünme, her şey güzel olacak.”
“Düşünce gücüyle her şeyi aşabilirsin.”
“En azından daha kötü olabilirdi…”
Bu cümleler ilk bakışta motive edici gibi dursa da, aslında kişinin yaşadığı duygusal zorlukları görmezden gelmesine neden olabilir. Duyguların üzerini parlak sözlerle örtmek, onları ortadan kaldırmaz; aksine derinleştirir.
Günümüzde özellikle sosyal medyada yaygınlaşan “her zaman mutlu olmalısın” mesajı, birçok insanın kendini yetersiz, suçlu ve baskı altında hissetmesine neden oluyor. Bu duruma toksik pozitiflik adı verilir.
Bu yazıda toksik pozitifliğin ne olduğunu, hangi durumlarda fark edilmeden zarar verdiğini ve bu döngüden çıkmak için nasıl bir yol izlenebileceğini ele alacağız. Ayrıca online terapi sürecinin bu konuda nasıl destek sunduğunu da inceleyeceğiz.
Toksik Pozitiflik Nedir?
Toksik pozitiflik, duygusal acıyı inkâr ederek sürekli pozitif kalmayı zorunlu hâle getiren bir tutumdur. “Sadece iyi şeyler düşün, kötüyü unut” anlayışı, kişinin gerçek duygu ve ihtiyaçlarını bastırmasına yol açar.
Pozitif düşünce elbette değerli bir beceridir. Ancak tüm olumsuz duyguların yok sayılması, gerçek iyilik hâlini değil, yüzeysel bir sahte mutluluk hâlini besler.
Toksik Pozitifliğin Günlük Hayattaki Belirtileri
- Kendinizi kötü hissettiğinizde hemen “şükretmeliyim” diye bastırmak
- Başkasının sorununa hemen çözüm önerisiyle yaklaşmak (“Boşver, halledersin”)
- Üzüntü, öfke, korku gibi duygulardan kaçmak
- Sosyal medyada sürekli mükemmel bir hayat yansıtma isteği
- “Negatif enerji”den uzak durmak adına insanların duygularını küçümsemek
Bu tutumlar, hem kişinin kendi duygularıyla bağını zayıflatır hem de başkalarıyla sağlıklı empati kurmasını engeller.
Bu Tutumun Zararları Nelerdir?
- Gerçek duygular bastırılır ve zamanla beden üzerinden ifade bulabilir (baş ağrısı, mide sorunları, uykusuzluk vb.)
- Kişi kendi üzüntüsünü değersiz hisseder, çünkü herkes “mutlu” görünmektedir
- İlişkiler yüzeyselleşir, gerçek bağ kurmak zorlaşır
- Zihinsel tükenmişlik oluşabilir; her şeye iyi bakmaya çalışmak da bir yük olabilir
- Duygusal inkâr, kişisel gelişimi ve iyileşmeyi geciktirir
Gerçek Pozitiflik Nasıldır?
Gerçek pozitiflik, duygulara alan açmakla başlar. Üzüntü, korku ya da hayal kırıklığı gibi duygular “negatif” değil, insan olmanın doğal parçalarıdır. Bunları bastırmadan yaşayabilmek, iyileşmenin önünü açar.
- “Bu duruma üzülmem çok normal” diyebilmek
- Zorlayıcı duygularla kalabilmek
- Kendi iç sesinize şefkatle yaklaşmak
- Yargılamadan duygularınızı kabul etmek
gerçek pozitifliğin yapıtaşlarıdır.
Online Terapi Bu Süreci Nasıl Destekler?
Online psikolog desteğiyle yürütülen terapi süreci, kişiye kendi duygularını fark etmek ve ifade etmek için güvenli bir alan sunar. Online terapi, özellikle toksik pozitiflik eğiliminde olan bireyler için önemli faydalar sağlar:
- Bastırılan duyguların kökenine inilir
- Üzüntü, öfke, hayal kırıklığı gibi duygularla sağlıklı temas kurulur
- Kişi “her zaman iyi olmalıyım” baskısından özgürleşir
- Daha derin, anlamlı ve gerçek ilişkiler kurmanın yolu açılır
Online terapi, bulunduğunuz yerden güvenli ve gizli bir destek alma imkânı sunar. Bu süreçte duygularınızı tanımak, kabul etmek ve dönüştürmek mümkündür.
Ben Kimim?
Ben Kübra Sümeyye Şahin, psikolojik danışman olarak duygularını bastıran, her zaman güçlü görünmek zorunda hisseden bireylerle çalışıyorum.
Online terapi sürecinde, sahici duygularla temas kurmak, “iyi görünme” çabası yerine “iyi hissetme”yi önceliklendirmek için yanınızdayım.
👉 Daha fazla bilgi ve seans talebi için iletişim sayfamı ziyaret edebilirsiniz.
Unutmayın, duygularınızı bastırmadan yaşamak zayıflık değil, içsel gücünüzün işaretidir.