“Önemli değil, yeter ki o mutlu olsun.”
“Benim ne hissettiğim değil, onun ne istediği önemli.”
“Hayır dersem beni sevmeyebilir.”
İlişkilerde karşılıklı anlayış ve esneklik elbette sağlıklıdır. Ancak bazen bu anlayış ve esneklik, kişinin kendi duygu, ihtiyaç ve sınırlarını tamamen geri plana atmasına dönüşür. İşte bu duruma aşırı uyumluluk denir. Ve bu durum, dışarıdan “uyumlu partner” gibi görünse de, içeride benliğin silikleşmesine ve ciddi duygusal yıpranmalara yol açabilir.
Bu yazıda ilişkilerde aşırı uyumluluk davranışının psikolojik kökenlerine, nasıl fark edildiğine ve bu alışkanlığı dönüştürmenin yollarına odaklanacağız. Ayrıca, bu süreçte online terapi desteğinin ne kadar kıymetli olduğundan da bahsedeceğim.
Aşırı Uyumluluk Nedir?
Aşırı uyumluluk, kişinin ilişkideki huzuru korumak adına kendi ihtiyaçlarını, duygularını ve sınırlarını sistematik olarak bastırmasıdır. Bu kişiler:
- Sürekli karşı tarafın beklentilerine göre davranır
- Kendi isteklerini önemsiz görür
- Karşı tarafla çatışmamak için sessiz kalır
- Reddetmekten ya da hayır demekten kaçınır
- “Kendi gibi” değil, “karşı tarafın istediği gibi” davranmaya başlar
Zamanla bu durum, kişinin benliğini yitirmesine ve içsel tükenmişliğe yol açar.
Aşırı Uyumluluğun Psikolojik Kökeni
Bu davranış biçimi çoğu zaman çocuklukta öğrenilir. Özellikle:
- Ailesi tarafından onay almak için “iyi çocuk” olmaya zorlananlar
- Duygularına alan tanınmayanlar
- Aile içinde çatışmadan kaçınmak için duygularını bastırmak zorunda kalanlar
- Sevgi ve ilgiyi koşullu şekilde alanlar (“sessiz durursan seni daha çok severim”)
İlerleyen yaşlarda da başkalarını memnun ederek kabul görmeye çalışırlar. Çünkü içten içe şöyle bir inanç gelişmiştir:
“Kendim olursam sevilmem.”
Aşırı Uyumluluğun Belirtileri
- Kendi isteklerini ve ihtiyaçlarını dile getirmekte zorlanma
- Karşı tarafın hoşuna gitmeyecek hiçbir şey yapamama
- Hayır dedikten sonra suçluluk hissetme
- Sürekli “idare etme” modunda olmak
- Zamanla ilişkiden tatmin olmama, tükenmişlik
- İlişkilerde değersizlik ya da görünmezlik hissi
- Öfke ve kırgınlıkları bastırmak
Bu duygular uzun vadede hem bireyin içsel dünyasını zedeler hem de ilişkide sağlıksız bir dengesizlik yaratır.
Kendi Sınırını Nasıl Geri Alırsın?
Aşırı uyumluluğu fark ettiğinde atılacak adımlar şunlar olabilir:
1. Kendine şu soruyu sor:
“Şu anda gerçekten ne istiyorum?”
Bu soru bile iç sesini yeniden duymaya başlamanı sağlar.
2. Hayır demeyi öğren
Hayır demek, ilişkide bağ koparmak değil, bağın sağlamlığını test etmektir.
3. Onay ihtiyacını fark et
Kendini değerli hissetmek için başkasının tepkisine ihtiyaç duyuyorsan, bu seninle ilgili değil — geçmişten taşıdığın bir kalıpla ilgilidir.
4. Küçük adımlarla sınır koymayı dene
Hemen büyük değişimler beklemek yerine, günlük yaşamda küçük sınırlar koymakla başla.
5. Profesyonel destek al
Bu davranış kalıbı yıllar içinde yerleştiyse, tek başına değiştirmek zor olabilir.
Online Terapi ile “Kendin” Olmayı Öğrenmek
Aşırı uyumluluk çoğu zaman kişinin kendini tanımadığı, ne hissettiğini bilmediği ve ihtiyaçlarını dile getiremediği durumlarda ortaya çıkar. Bu noktada bir online psikolog ile yürütülen terapi süreci, kişinin kendilik algısını güçlendirmesi açısından çok değerlidir.
Online terapi sürecinde:
- Bastırılan duygular güvenli bir ortamda ifade edilir
- Geçmişten gelen onay ihtiyacı fark edilir
- “Kendi gibi olmak” yeniden inşa edilir
- Sağlıklı sınırlar oluşturma becerisi kazanılır
- Kendiyle daha yakın, daha şefkatli bir ilişki kurulur
Psikolojik Danışman Kübra Sümeyye Şahin
Ben Kübra Sümeyye Şahin, psikolojik danışman olarak ilişkilerde sürekli uyum sağlayan, kendi ihtiyaçlarını yok sayan ve benliğini yeniden bulmak isteyen bireylerle çalışıyorum.
Online terapi sürecinde birlikte, “uyum sağlamak için kendini unutmak” zorunda olmadığını hatırlayabiliriz.
👉 İletişim sayfamdan bana ulaşabilir, detaylı bilgi alabilirsiniz.
Unutma, sevgi içinde kendine ait olmak mümkündür. Ve sınırlar, ilişkilerin düşmanı değil; sağlıklı sürmesini sağlayan kılavuzlardır.